Avrupa’nın en batı ucuna yolculuk…

Kaşifler Anıtı
Kaşiflerin Lizbon’u…
13/05/2014
Midilli Adası Gezisi…
23/05/2014
Kaşifler Anıtı
Kaşiflerin Lizbon’u…
13/05/2014
Midilli Adası Gezisi…
23/05/2014

Sevgili Neşe Gülnar Erkman, Portekiz seyahatini anlatmaya devam ediyor. Başkent Lizbon‘dan sonra, şimdi de Sintra, Cabo da Roca ve Cascais’deyiz. Yani Avrupa’nın en batı ucuna gidiyoruz…

Portekiz Gezisi: Lizbon, Sintra, Cabo da Roca ve Cascais
Portekiz Gezisi: Lizbon, Sintra, Cabo da Roca ve Cascais

Sintra’dan Okyanusa… Neşe Gülnar Erkman yazdı…

Bugün Lizbon dışına gideceğiz, sarayları gezeceğiz. Ama nasıl ? Günlük turun bedeli 70 Euro olunca bendeniz Sintra turunu nasıl ucuza getiririm arayışına başladım. Üstelik bu fiyata saraylara giriş de dahil değilmiş…

Sabah kahvaltısından hemen sonra metro ile Rossio Tren İstasyonu’na gelinir. Suratsız  gişe görevlisi kadından 15 Euroluk “Billehetes Combinados”alınır, turist dolu trene oturulur. İşte bu tura çare trendir. Aldığımız bilete tüm gün bineceğimiz otobüsler de dahildir. Tren saatleri çok sık, tüm tren turist dolu. İstasyonlarda dura –kalka  Benfica’dan, Amadora’dan geçiyoruz ve 30-40 dakika içinde Sintra’ya varıyoruz.

Rossio Tren İstasyonu
Rossio Tren İstasyonu

Yeşillikler içinde küçük ve şirin bir kasabadayız. Hediyelik eşya dükkanları, kafeler, küçük lokantalar, villalar, parklar aristokrat bir geçmişi belli ediyor. Lizbon’un karmaşık hayatından burada iz yok, heryer şık, bakımlı. Kraliyet havası var etrafta. Önce sabah kahvesi ve arkasından biraz turlama.

Sintra Belediye
Sintra Belediye

Çok şık bir “Belediye Binası”ndan sonra gökyüzüne yükselen iki dev mutfak bacası ile “Palacio Nacional” ufukta bembeyaz çıkıyor karşımıza. Sintra bölgesinde tam 6 tane saray var, hepsini gezmeye ne vakit, ne de nakit yeterli değil.

Palacio Nacional De Sintra
Palacio Nacional De Sintra
Palacio Nacional de Sintra
Palacio Nacional de Sintra

Durum böyle olunca, saraylardan saray beğeniyorum kendime ve en tepedeki “Palacio Nacional da Pena” yı seçiyorum. Saraylara çıkmadan önce parklara, bahçelere bir göz atalım diyoruz ve “Hürriyet Parkı”na giriyoruz.

Palacio Nacional da Pena
Palacio Nacional da Pena

Uzak diyarlardan getirilmiş, bizlerin hiç tanımadığı, adını bile bilmediği birçok güzel bitki karşımızda. Genç kızlığımızda kıyafetlerimizin yakasına taktığımız uyduruk beyaz kamelyaların pembeleri ağaçlar halinde, altlarına dökülen çiçekler pembe yağmurlar gibi yerleri kaplamış.

Hürriyet Parkı'ndaki kamelyalar
Hürriyet Parkı’ndaki kamelyalar
Hürriyet Parkı'ndaki kamelyalar
Hürriyet Parkı’ndaki kamelyalar
Hürriyet Parkı'ndaki kamelyalar
Hürriyet Parkı’ndaki kamelyalar

Dev eğrelti otları ağaç şeklinde, hiç görmemiştim böylesini. İklim güzel, ehhh tabii kralın bahçıvanları da gereken ilgiyi göstermişler.

Dev Eğrelti Otları
Dev Eğrelti Otları

Sintra saraylarının en tepesinde Castelo dos Mouros=Mağribi Kalesi yer alıyor. Kuzey Afrika’dan gelip, bölgeye hakim olan Araplar sekizinci ve dokuzuncu yüzyıllarda yapmışlar ve 1147’de bölgeyi Portekizlilere terkederek güneye çekilmişler. Kale  harabe halinde ve sarp bir kayanın üzerinde, biz şık bir sarayı ziyaret etmeyi  tercih ediyoruz .

Paylaşmak ister misiniz?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir